Ankara'da sevgilisi ile yaşadığı 14'üncü kattaki daireden düşerek hayatını kaybeden kadının ölümüne ilişkin görülen davada sanık, "Ben bu işin çözülmesini istiyorum. Bunu da çözecek olan mahkeme heyetidir" dedi.
Ankara 2. Batı Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Hüseyin Uyucu, maktul Şeyma Gökçe'nin ailesi ve taraf avukatları katıldı. Mahkeme başkanı, yargılamanın başladığını ve bu celse tanık dinleneceğini belirtti. Dinlenen sanık Uyucu, "Olay günü sabah saatlerinde kıskançlık sebebiyle çıkan bir tartışma oldu.
Bunun üzerine Şeyma fazla sinirlenip evi dağıtmaya başladı. Yatak odasına gidip dolabın camını kırdı. Ondan sonra sakin olmasını söyledim. Sonra bardaklar fırlattı, banyoya gidip banyo camını indirdi. Tabii sonra protez ayağım olmadığı için sürekli protezimi vermesini söylüyordum. Sonra protezimi verdi, giydim. Yalnız bu sırada protezim yokken engellemeye çalışıyordum. Yani tutup sarılıp yapmamasını söylüyordum" dedi.
POLİS GELİNCE UYANDIM
Maktul Gökçe'nin evi dağıttığını ancak kendisine vurmadığını iddia eden Uyucu, "Sadece engellemeye çalıştım. Bu sırada da benim elime cam battı. Şeyma'nın elinde cam vardı. Kendine zarar vermemesi için elinden almaya çalıştım. Evdeki kanlar da benim kanımdır. Yalnız bu sırada ben kendi ilaçlarımı, birer saat aralıklarla 6 tane alıyordum. Biraz da fazla yorulduğum için, ağrılarımı da geçirmediği için 'Yatıp dinlenelim, kalkınca konuşuruz' dedik.
Çünkü ilaçlardan dolayı ben ayakta duramıyorum. Yan etkileri; sakinleştiren, uyutan bir ilaç. Elimle Gökçe'nin ayağını temizledim, çünkü cam kırıkları batmıştı. Ondan sonra yattık. Aldığım ilaçlardan dolayı uyuyakaldım. Sonrasında polisler geldi, o şekilde uyandım. Bana Şeyma'nın nerede olduğunu sordular. Ben de bilmediğimi, beraber yattığımızı söyledim. Polisler bana olaya ilişkin hiçbir şey söylemediler. Aşağı indik. Ondan sonra arabaya binince 'Şeyma intihar etmiş Hüseyin, senlik bir şey var mı? Bir şey biliyorsan söyle' dediler bana. Benim de bildiğim bu kadar. Şeyma'yı en son bıraktığım haline kadar her şeyi anlattım" dedi.
''İNTİHAR EDECEK BİR İNSAN DEĞİLDİ''
Maktul Gökçe'nin babası Mithat Gökçe ise şikayetçi olduğunu ifade ederek, "2024 yılında eşimden boşandım. Şeyma annesiyle yaşıyordu. Ben sevgili olduklarını bilmiyordum. Hüseyin'in kızımı darbettiğini öğrendim. Bu tüm olayları kızım öldükten sonra öğrendim. Şeyma intihar edecek bir insan değildi. Ben, olay günü yanlarında başkalarının da olduğunu düşünüyorum. Kızımda cam kesiği olduğunu görmedim" diye konuştu.
Makbul Gökçe'nin annesi Günnur Gökçe ise ifadesinde şunları söyledi:
"Hüseyin'le Şeyma 2024 yılında tanıştılar. Feydullah isimli kişiyle sürekli görüşüyorlardı. Şeyma 14 yaşında istismara uğradı ve bu mahkeme kayıtlarında sabit. Ben, Şeyma'nın intihar etmediğini biliyordum. Benim kızım hayatına bağlı bir insandı. ‘Ben ölünce cenazem güzel olsun' diye sigara dahi içmezdi. Yuva kuracaklardı, benim kızım evinin koltuklarını kendisi götürdü. Benim kızım uyuşturucu kullanmıyordu, buna eminim."
''ABLAMIN KATİLİNİ İSTİYORUM''
Sanık Uyucu ile bir kez görüştüğünü ifade eden maktulün kardeşi Göktürk Gökçe, "Bu kişi adi bir cinayet zanlısıdır. Bu kişiler hakkında tekrardan bir araştırma yapılmasını istiyorum. Ben ablamın katilini istiyorum. Şikayetçiyim" dedi.
Olay günü olayın yaşandığı dairede bulunan tanık Feydullah E., "Beni olay günü Hüseyin aradı, 'Acil gelir misin?' dedi. Yanına gittim, ev bayağı dağınıktı. Şeyma ile aralarında tartışma yaşandığı belliydi. Biraz evi toparladım, Hüseyin'e 'Şeyma'yı evine götürelim' dedim. Hüseyin, 'Şeyma'yı bu şekilde evine yollamam' dedi. Sonrasında ben eve gittim. O gün beni dinleselerdi şu an belki burada olmayacaktık" ifadelerini kullandı.
Beyanlara karşı söz verilen sanık Uyucu, "Hayatımı birleştireceğim kadın öldü. Her şey açıkça ortadadır. Şeyma ile ben hep iyiydik, kavga ettik ama yine iyiydik. Ben uyumasaydım belki engelleyebilirdim" dedi.
Maktulün anne ve babası, sanık hakkındaki şikayetlerinin devam ettiğini belirtti. Söz alan cumhuriyet savcısı, sanığın üzerine atılı suçun mevcut delil durumu sebebiyle tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti. Mütalaaya karşın söz alan sanık Uyucu, "Ben bu işin çözülmesini istiyorum. Bunu da çözecek olan mahkeme heyetidir" dedi.
Sanık, tanık ve avukat beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına hükmederek, bir sonraki celseyi 23 Şubat 2026 tarihine erteledi.