Sırbistan Devlet Bakanı ve Adalet ve Uzlaşı Partisi Genel Başkanı Muamer Zukorliç, Gazze’de devam eden insanlık dramına dikkat çekerek uluslararası kamuoyuna güçlü bir çağrıda bulundu.
Sırbistan Devlet Bakanı Zukorliç, Filistin kökenli annesinin de etkisiyle Gazze'ye yönelik "Gazze'deki soykırım, sadece bu bölgeyi değil, bütün dünyayı tehdit eden bir durum olarak karşımıza çıkıyor. Bu zulmü durdurmak için uluslararası toplum olarak tüm gücümüzle çaba sarf etmeliyiz." ifadelerini kullandı.
Sırbistan'da Boşnak nüfusun yoğun olarak yaşadığı Sancak bölgesinden gelen, Sırbistan Adalet ve Uzlaşı Partisi (SPP) Genel Başkanı ve Bölgesel İşbirliği ile Sosyal İstikrardan Sorumlu Devlet Bakanı Usame Zukorliç, AK Parti ile mutabakat zaptı imzalamak üzere bulunduğu Ankara'da önemli açıklamalarda bulundu.
Zukorliç, başta Türkiye olmak üzere birçok ülkenin gündeminde olduğu gibi, kendi gündemlerinin merkezinde de 21. yüzyılda Gazze'de yaşanan soykırımın yer aldığını vurguladı.
SOYKIRIMIN BÜYÜK BİR BÖLÜMÜNE ŞAHİT OLDUMİsrail’in sürdürdüğü ve her geçen gün daha da acımasız hale gelen saldırıların tüm dünyada büyük bir şok etkisi yarattığını belirten Zukorliç, medya ve sosyal medya aracılığıyla Filistin’de yaşanan soykırıma her gün tanıklık ettiklerini söyledi.
Devlet Bakanı ve resmi bir yetkili olarak Mayıs ayında Filistin’e bir ziyaret gerçekleştirdiğini aktaran Zukorliç, “Kudüs, Beytüllahim ve El Halil’e yaptığım ziyaretlerde, soykırımın sahadaki etkilerine bizzat tanık oldum. Gazze sınırlarına yaklaşmak ve orada yaşananların boyutunu yerinde görmek ise neredeyse imkânsız. Benim bulunduğum bölgelerde dahi, yaşananlar soykırımın açık bir yansımasıydı. Çok sayıda kadın ve çocuk hayatını kaybetmeye devam ediyor. Bölgeye insani yardım ve temel gıda ulaştırmak neredeyse olanaksız,” ifadelerini kullandı.
Zukorliç, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Dünya 5’ten büyüktür” mottosuna olan inancını dile getirerek, Sırbistan’ın Filistin devletini resmi olarak tanımasından duyduğu memnuniyeti paylaştı.
Filistinlilerin de diğer milletler gibi yaşama hakkı ve onuruna sahip olması gerektiğinin altını çizen Zukorliç, şunları ifade etti:
“Müslüman ülkeler, devam eden soykırıma ve vahşete çözüm bulmak için bir araya geliyor. Gazze’de yaşanan soykırım sadece Gazze’ye değil, tüm dünyaya yöneltilmiş ciddi bir tehdittir. Bu vahşeti durdurmak için bütün dünya olarak elimizden geleni yapmalıyız. Aksi takdirde, sonuçlarına hep birlikte katlanacağız. İçinden geçtiğimiz korkunç süreç, güçlü bir ülkeye ve liderliğe sahip olmanın ne denli önemli olduğunu gösteriyor. Bu vahşi İsrail rejimi ancak güçten anlıyor. Güçlüyseniz onları durdurabilirsiniz. Bu noktada Türkiye’nin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu güçlü liderlik büyük önem taşıyor. Türkiye’nin bu konudaki rolünü iyi biliyoruz ve ben de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Dünya 5’ten büyüktür’ anlayışına yürekten inanıyorum” dedi.
Zukorliç, son 20 yılda özellikle sömürgeciliğin yol açtığı derin krizlerle karşı karşıya kalındığını hatırlatarak, Müslüman toplumunun uluslararası diplomaside temsil kabiliyetini artırması gerektiğine dikkat çekti.
Zukorliç, Filistin asıllı annesinin hayatının da Filistin halkı gibi göç ve sürgünle dolu olduğunu anlatarak, “Annem ne yazık ki geçen yıl İstanbul’da vefat etti. İçten hissediyorum ki annemin vefatının sebeplerinden biri, Filistin halkının 7 Ekim’den bu yana yaşadığı derin acılar. Annem yaşayan bir tarihti; onun hayatı Filistin tarihine paraleldi. Brezilya’da doğdu, ardından Ürdün’e göç ettiler. Sonrasında Irak ve İsrail arasındaki kriz nedeniyle Sırbistan’a yerleşti. Burada babamla evlendi. Aynı zamanda Cezayir’de eğitim aldı. Filistinlilerin büyük çoğunluğu gibi annem de vatanından uzakta yaşamını sürdürdü,” dedi.
Devlet Bakanı Zukorliç, genel başkanlığını yürüttüğü Adalet ve Uzlaşı Partisi (SPP) ile AK Parti arasında imzalanan mutabakat zaptını AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Zafer Sırakaya ile birlikte gerçekleştirdiklerini hatırlattı.
İmzalanan mutabakatın kendileri için büyük bir gurur kaynağı olduğunu ifade eden Zukorliç, şunları söyledi:
“Bizim partimizin adı Adalet ve Uzlaşı Partisi, AK Parti’nin adı ise Adalet ve Kalkınma Partisi. Çok benzer kavramları paylaşıyoruz. İşbirliğimizin güçlenerek devam edeceğine yürekten inanıyorum. AK Parti ile mutabakat imzalayan 18’inci parti olduk. AK Parti’den öğreneceğimiz çok şey var ve ilişkilerimizi daha da güçlendirmek istiyoruz ” ifadelerini kullandı.