GÜNDEM

Bilirkişi davası ertelendi: Ekrem İmamoğlu’ndan çarpıcı savunma

Ekrem İmamoğlu, 'bilirkişi davası' kapsamında hakim karşısına çıktı. Mahkeme, dava dosyasının esasa ilişkin mütalaanın hazırlanması için Cumhuriyet Savcısına gönderilmesine hükmederek, duruşmayı 30 Mart 2026 tarihine erteledi. Savunma yapan İmamoğlu'nun sözleri ise dikkat çekti. İşte detaylar...

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı görevinden uzaklaştırılarak tutuklanan Ekrem İmamoğlu’nun bir kısım soruşturmalarda görevli bilirkişiyi hedef göstererek yargı görevini yapmasını etkilemeye teşebbüs ettiği iddiasıyla yargılandığı davanın üçüncü duruşması görüldü.

İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nce Marmara Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesinin karşısında bulunan salonda görülen duruşmada 'yolsuzluk' soruşturmasından tutuklu Ekrem İmamoğlu ile tarafların avukatları hazır bulundu. Duruşmaya Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek İmamoğlu ve oğlu Selim İmamoğlu da katıldı. Duruşmada, İmamoğlu savunma yaptı.

ARA KARAR AÇIKLANDI

Ekrem İmamoğlu'nun yargılandığı bilirkişi davası 30 Mart 2026'ya ertelendi. Hakim, ara kararında esas hakkında mütalaanın hazırlanması için dosyanın savcılığa gönderilmesine karar verdi.

"YARGI SİSTEMİ OLAYLARI SİYASALLAŞTIRIYOR"

Duruşmada savunma yapan sanık Ekrem İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:

Hakkımda açılan her dava kişiseldir. Normalde aylar sürecek işlemler, birkaç saat içinde tamamlandı. Bu normalde rastlanması mümkün olan bir şey değildir. Biz bu bilirkişiyi araştırdık, kendisi CHP'nin adı geçtiği tüm davalarda görev aldı. Bu tesadüf değil, bu normal değil. Ben bunu dile getirdim. Beni yargıladığınız sistem, işlediğim suçu değil, olayları siyasallaştıran sistemdir. Benim dediklerim bir eleştiridir, ben susamam, eleştirmek zorundayım. Herkesin doğruları söylemeye hakkı vardır. Ben doğruları söylemeye devam edeceğim.

Benimle ilgili yargılama yapan iddia makamı, hakimleri etkilemektedir. Adil yargılamaya müdahale etmektedir. Bu süreçte dediklerimin ne demek olduğunu araştırmak yerine, benim dediklerimin suç oldugunu araştırmakla mesai harcanıyor. Benim korkmamı istiyorlar, bizim marşımız 'korkma' diye başlıyor. Her türlü, kumpas, iftira ve komploların üretildiği bir adalet sistemi var. Birileri kişisel çıkarları için adalet sistemini çökertmekle meşgul. Ekonomiden, eğitime, üretimden sanayiye her türlü çöküşün eseri olan Cumhurbaşkanlığı sisteminin çözebileceği bir sistem kalmamıştır. Her şeyi bilen kişi zihniyeti kadar tehlikeli bir şey yoktur.