GÜNDEM

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ateşkesle her şey bitmiş değil

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon’da Tesis ve Projelerin Toplu Açılış Töreni'nde açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, deniz üzerinde üçüncü havalimanının Trabzon'da inşa edileceğini duyurdu. Erdoğan, "Rusya-Ukrayna krizinin çözülmesi için üzerimize düşeni yapmaya hazırız." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca, ateşkes sonrasında hala hiçbir şeyin bitmediğini belirterek, Gazze'nin yeniden inşası için dünyaya seslendi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon’daki Hayri Gür Spor Salonu'nda, Yapımı Tamamlanan Tesis ve Projelerin Toplu Açılış Töreni'nde konuştu.

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları:

"Rize'de 38 projemizi toplu atışlarını yapmış 2 projemizin temellerini atmıştık. Bugün de tam 13 milyar 514 milyon lira değerindeki 130 projemizin toplu açılışı vesilesiyle sizlerle bir aradayız.

Yıl sonuna kadar tüm çalışmaları tamamlamayı ve projemizi 2026 Yatırım Programı'na dahil ederek bir yatırım projesine dönüştürmeyi hedefliyoruz.

"TRABZON-SAMSUN ARASI ULAŞIM 2 SAATE DÜŞECEK"

Trabzon-Samsun arası ulaşımı 2 saate düşürecek hızlı tren projemiz ile Samsun'dan Artvin'e tüm şehirlerimizi birbirine bağlayacağız.

"DENİZ ÜZERİNE ÜÇÜNCÜ HAVALİMANIMIZI TRABZON'DA İNŞA EDECEĞİZ"

Bugün Trabzon havalimanının ihtiyacını karşılamakta zorlandığını biliyorum. Yeni projeyi bitirdik ve inaşallah ihalesini bu sene yapacağız. Çalışmalara da önümüzdeki yıl başlamayı planlıyoruz. Böylece deniz üzerine üçüncü havalimanımızı Trabzon'a inşa edeceğiz. İnşallah bunların açılış sevincini de sizlerle birlikte yaşayacağız.

1,2 milyar değerindeki altyapı çalışmasını şehrimize kazandırdık.

Şehrimize son 3 yılda, 1318 yataklı 19 hastane dahil 64 sağlık tesisi kazandırdık. Toplam 9 bin yataklı Trabzon Şehir Hastane'mizin yapımı ihale, proje ve arsa tedarik süreci ile devam ediyor.

Trabzon'a toplam 540 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptık. Toplam değeri 7 milyar lirayı aşan her iki projemiz sizlere hayırlı olsun.

"RUSYA-UKRAYNA KRİZİNİN ÇÖZÜLMESİNDE ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPMAYA HAZIRIZ"

Rusya-Ukrayna krizi 4.yılına girmek üzere. Her iki tarafta da on binlerce kayıp ve yaralı var. Savaşı sonlandırmaya yönelik çabalarda henüz istenen netice alınamadı. Zaman zaman tırmanan bu kanlı savaş bölgemizle birlikte tüm dünyayı tedirgin ediyor. Türkiye olarak burada dengeli bir politika izliyoruz. Çatışmaların durması ve barışın tesisi için iki ülkeyle temas halindeyiz. Karadeniz'in güvenliğine büyük önem veriyoruz. Karadeniz'deki seyrüsefer güvenliğinde herhangi bir zafiyet oluşmadı. Arzumuz savaşın bir an önce sona ermesidir. Her savaşta olduğu gibi burada da kazanan kan tüccarlarıdır. Savaş baronlarının servetleri büyürken, kaybeden halklar oluyor, bedel ödeyen bölgemiz oluyor. Biz bu krizin çözülmesinde üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız.

"İNSANİ YARDIM TIRLARIMIZ GAZZE'YE ULAŞMAYA BAŞLADI"

İki yıllık soykırımın ardından Gazze'de adım geçtiğimiz günlerde atıldı. Ateşkesin ardından gönülleri yaralı da olsa kardeşlerimiz ilk defa rahat bir nefes alıyor. İsrail'in hava saldırıları sebebiyle siviller zorla çıkarıldıkları yerlere geri dönüyor. Dönüşler hızlandı. Bizim insani yardım tırlarımız da Gazze'ye ulaşmaya başladı. Bunlar iki yıllık zulmün ardından kalplerimize inşirah veren gelişmeler.

"ATEŞKES ANLAŞMASIYLA HİÇBİR ŞEY BİTMİŞ DEĞİL"

Ateşkes anlaşmasıyla her şey bitmiş değil. Şimdi çok daha büyük bir imtihan İslam dünyasını ve insanlığı bekliyor. Öncelikle İsrail'in attığı adımının arkasında durması temin edilmelidir. Gazze'nin yeniden süratle ayağa kaldırılması gerekmektedir. İsrail, Gazze'nin yüzde 85'ini yaşanmaz hale getirdi. Binaları yıktı, okulları, hastaneleri ve camileri bombaladı. Altyapı anlamında Gazze'de bir şey bırakmadı. Kış bastırmadan mutlaka bu konuda adım atılmalıdır. Türkiye olarak burada da ne gerekiyorsa elimizden geleni yapacağız. Biz bölgemizde herkes için güvenlik istiyoruz. İnşallah bu anlayışla çabalamaya devam edeceğiz.

"CHP GENEL BAŞKANI YABANCI BİR MİKROFON BULSA ÜLKESİNİ KARALIYOR"

Ekonomide, savunmada ve teknolojide ülkemizi büyütmek için var gücüyle çalışıyoruz. Siyasi hayatımızın hiçbir döneminde eğilip bükülenlerden olmadık. Küresel güçlere şirinlik yapanlardan olmadık. Ülke içinde başka, yurtdışında başka konuşanlardan olmadık. Bu milletin emanetine, onuruna, şerefine asla gölge düşürmedik. Hep dik durduk, önce hakka sonra halkımıza güvendik. Türkiye'nin insanlığın vicdanına tercüman olan ilkeli politikalarını herkes kabullendi. Türkiye bizim yönetimimizde uluslararası toplumun sözü dinlenen bir aktörü haline geldi. Kardeşlerim, yeni Türkiye'yi hasımlarımız dahil, herkes kabullendi ama ülkemizin ana muhalefet partisi bunu hala idrak edemedi. Batılılar karşısında omurgalı durmayı ana muhalefete öğretemedik. Yurtdışına çıkınca Türkiye Partisi gibi hareket etmeleri gerektiğini bir türlü anlatamadık. Eski genel başkanlarının Avrupa'sından Amerika'sına Türkiye'yi şikayet etmediği yer kalmamıştı fakat yeni genel başkan selefinden çok daha heveskar çıktı. Bir ara ülkemize gelen Batılı basın kuruluşlarına Türkiye'yi şikayet ediyorlardı. Şimdi işi biraz daha ileri götürdüler, artık onların gelmesini beklemiyorlar, ayaklarına bizzat kendileri gidiyorlar. CHP Genel Başkanı es kaza bir yabancı mikrofon bulsa onu da ülkesini karalamak için kullanıyor.

Türkiye'nin Filistin davasına verdiği güçlü desteği anlatmak yerine sırf muhalefet etmek adına açıkça yalan söylüyor. Buradan CHP Genel Başkanı'na sormak lazım, kendine saygın yok. İşgal ettiğin koltuğa da mı saygın yok? Yabancıların huzurunda ülkeni eleştirmekten hiç mi hicap duymuyorsun? Türk demokrasisini Batılı ülkelere kötülerken hiç mi yüzün kızarmıyor? Madem vatana millete bir hayrın dokunmuyor, en azından zarar verme. Bunlar düzelmez, bunlar iflah olmaz. İnanın bu hallerini gördükçe ben üzülüyorum. 'Allah bizi bunların zihniyetinden korusun' diyorum."