İsrail ile Hamas arasında varılan ateşkes anlaşması, hem Gazze hem de İsrail’de geniş yankı uyandırdı. Anlaşmanın duyurulmasıyla her iki tarafın halkı kutlamalar düzenlerken, savaşın yarattığı derin yaralar ve önceki başarısız ateşkes deneyimleri nedeniyle temkinli bir iyimserlik hâkim oldu.

ABD Başkanı Donald Trump, Çarşamba günü Mısır’ın Şarm El Şeyh kentinde düzenlenen görüşmelerde, “İsrail ile Hamas’ın ateşkes çerçevesinin ilk aşamasını” imzaladığını duyurdu. Trump, anlaşmanın Hamas’ın elindeki tüm rehinelerin serbest bırakılmasını ve İsrail askerlerinin kararlaştırılan hatta çekilmesini kapsadığını belirtti.

Katarlı bir yetkili ise, anlaşmanın “savaşın sona ermesine, İsrailli rehinelerin ve Filistinli tutukluların serbest bırakılmasına ve yardımların ulaşmasına yol açacağını” açıkladı. Ancak Hamas’ın silahsızlandırılması, Gazze’nin gelecekteki yönetimi ve güvenlik garantileri gibi kritik konular hâlâ netlik kazanmadı.

Tel Aviv’deki Rehineler Meydanı’nda toplanan coşkulu kalabalıklar, anlaşmanın rehinelerin evlerine dönme umudunu yeşerttiğini dile getirdi. Hillel Mayer adlı Tel Aviv sakini, CNN’e yaptığı açıklamada, “Kalplerimiz sevinçle dolu, bunu nasıl bastıracağımı bilemiyorum” ifadelerini kullandı.

Gazze’de ise savaşın yıkıcı etkilerinin devam ettiği bölge sakinleri, bombardımanların sona ereceği umuduyla anlaşmayı sevinçle karşıladı. Han Yunus’ta sabah erken saatlerde toplanan halk alkışlar ve tezahüratlarla barış beklentisini dile getirdi. Reuters’a konuşan Halid Şaat, “Bunlar, Filistinli vatandaşların iki yıllık katliam ve soykırımın ardından uzun zamandır beklediği, tarihi anlar” dedi.

KUTLAMALAR VE TEMKİNLİ İYİMSELLİK

İsrail’de, Gazze’de rehin tutulan yakınlarının serbest bırakılması haberleri, aileler ve daha önce serbest kalan rehineler arasında büyük sevinç yarattı. Ohad Ben Ami adlı eski rehine Instagram’da yayınladığı videoda “İnanamıyorum” derken, hala Gazze’de tutulan ikiz kardeşleri Gali ve Ziv için endişelerini paylaştı: “Gali ve Zivi'm, sizi çok seviyorum.”

Rehine Aileleri Forumu tarafından yayımlanan görüntülerde, Trump’ın Washington’dan rehine aileleri ve kurtulanlarla telefonda görüştüğü ve sevdiklerinin Pazartesi günü geri döneceğini müjdelediği görülüyor. Görüşmeye katılanlar duygularını “teşekkür ederim” ve coşkulu tezahüratlarla ifade etti.

Rusya Kiev'i vurdu: Ölü ve yaralılar var
Rusya Kiev'i vurdu: Ölü ve yaralılar var
İçeriği Görüntüle

Ancak, savaşın ikinci yıldönümü öncesinde varılan bu anlaşma, aynı zamanda derin bir güvensizlik ve endişe yaratıyor. Hamas’ın elinde hâlen 48 rehine bulunuyor ve İsrail hükümeti bunlardan en az 20’sinin hayatta olduğuna inanıyor. Itay Chen’in babası Ruby Chen, “Itay ve ölenler listesindeki diğer rehinelerin bulunup bize ne zaman getirileceği konusunda hâlâ endişeliyiz” diyerek, “Kızılhaç aracına binip, IDF askerleriyle gerçekten tanışana kadar dua etmeye devam etmeliyiz” ifadesini kullandı.

GAZZE’DE YIKIM VE UMUT ARASINDA

Gazze’de yıkım devam ediyor. Filistin Sağlık Bakanlığı, çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu 67 binden fazla kişinin hayatını kaybettiğini bildirirken, halkın yaşam mücadelesi ve umudu devam ediyor. Hamas’ın kontrolündeki Gazze Hükümeti Medya Ofisi, halkı “hareketlerinde ve seyahatlerinde son derece dikkatli olmaları” ve “yetkili Filistin makamları tarafından resmi, açık ve doğrulanmış bir duyuru yapılıncaya kadar tedbiri elden bırakmamaları” konusunda uyardı.

Gazze’deki gazeteciler, kuşatma altındaki bölgedeki internet bağlantısının zayıf olması nedeniyle birçok kişinin anlaşmadan hâlâ haberdar olmadığını aktardı. Reuters’ın görüntülerinde Han Yunus’ta toplanan kalabalıklar, şarkı söyleyip dans ederek barış umutlarını dile getirdi.

Geleceğe Dair Belirsizlikler

Bu gelişmeler kısa vadede bölgeye bir nefes aldırsa da, Hamas’ın silahsızlandırılması, Gazze’nin yönetimi ve kalıcı güvenlik garantileri gibi kritik konular hâlâ çözüm bekliyor. Anlaşmanın sürdürülebilirliği ve kalıcı barışın sağlanması için taraflar arasındaki güvenin yeniden tesis edilmesi gereği ön planda bulunuyor. Taraflar arasında devam eden görüşmeler ve uluslararası arabuluculuk süreci, bölgenin geleceği açısından belirleyici olacak.