İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde maaş krizi devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı İZENERJİ, İZELMAN, İZTEK ve Egeşehir'de aylardır süren ödeme krizi ve işten çıkartılmak üzere havuza alınan 300'den fazla işçinin işlerine geri dönmek için sürdürdükleri eylem 4. gününde de devam ediyor.
Eylem ilk olarak geçtiğimiz pazartesi günü başladı.
'Çıplak Maaşa Çıplak Ayak Yürüyüşü' adı altında yürüyüş düzenleyen işçiler, eylemin 4'üncü gününde yarım gün iş bırakma eylemi gerçekleştirdi.
Yine Konak Pier'den Kültürpark Basmane Kapısı önüne kadar yürüyen işçiler, sloganlarla Fevzipaşa Caddesi'nde kortej oluşturdu.
İŞÇİLERDEN, CHP'Lİ YURDAKUL'A TEPKİ
Basmane Kapısı önünde yapılan basın açıklamasında konuşan Genel-İş İzmir 2 No'lu Şube Başkanı Ercan Gül, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grubu Sözcüsü Yağmur Yurdakul'un 'DİSK-AK Parti birlikte eylem yapıyor' sözlerine tepki göstererek şu sözlere yer verdi: "Cemil Başkanın gözüne az gelmiş olabilir ama biz 4 gündür işyerlerimizde baskı ve tehdit altındayız. Çözüm masasının kurulması lazım. 4 gündür bir kişi bile bizi arayıp sormadı. ‘Yeni pozisyon veriyoruz, kabul etmiyorsunuz' diyorlar. Ne işi verdilerse kabul ettiler. Havuzdaki arkadaşlarımız bugün ne iş verilirse yapacak durumda. Başkanı bürokratlar yanlış bilgilendiriyor. İş bir türlü elimize ulaşmıyor. Başkan ‘Belediyeyi batırmayacağım' diyor. 350 arkadaşımızı işe alınca belediye batmaz. Tasarruf işçinin ekmeğinden olmaz. Bize farklı, başkana farklı sayılar veriliyor. Toplamda 370 arkadaşımız havuzda bekliyor. Bu sayıları bize bürokratlar veriyor. Siyasetin kurbanı olmak istemiyoruz. Biz hiçbir siyasetin yanında değiliz. Buca'da AK Partili meclis üyeleri geliyor, ‘Bunlar birlikteler' diyorlar. Biz bugün alana çıktığımızda CHP ile defalarca mücadele ettik. Eksiği kendilerinde aramaları gerekiyor. Buraya gelip bizi dinlemeleri gerekiyor. Dertlerimizi dinlemeleri gerekiyor. Adım atmazlarsa boşluğu bulup buraya girerler. Bizim yolumuz da yönümüz de belli. Başkana çağrıda bulunuyorum. Burada alacaklarımız var, gelin masayı kuralım ve uzlaşı içinde İzmir halkına hizmet edelim."
CHP'li Yurdakul'a Genel-İş İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Engin Topal da tepki gösterdi.
"ÜÇ TAKSİTLE MAAŞ VEREREK YAŞAMA HAKKIMIZI ELİMİZDEN ALIYORSUNUZ"
Siyasi düşüncelere alet olmayacaklarını söyleyen Topal, "Dün akşam maaşların üçüncü taksidi yattı. Birçok arkadaşımızın evine tek taksitle faturalar geliyor. Sizin üç taksitle verdiğiniz maaşa karşılık neden faturalar üç taksitle ödenmiyor? Bankalar ve kurumlar bizden tek seferde ödeme alıyor. Üç taksitle maaş vererek yaşam hakkımızı elimizden alıyorsunuz. Biz İmamoğlu için eylem yaparken tutuklandığımızda sizden kaç kişi tutuklandı da şimdi bize ahkâm kesiyorsunuz? Bizim derdimiz ekmeğimize sahip çıkmak. Siyasi düşüncelerinize bizi alet edemeyeceksiniz. Siyasi bir derdimiz yok; derdimiz geçinmek. Başkan ekonomik sıkıntıyı hissediyormuş; ekonomiyi hisseden biziz zaten. Ekonomik sıkıntıyı en çok emekçiler hissediyor. Bizi siyasi partiyle yan yana getiriyorlar; hiçbir şey bilmiyorsanız DİSK'in tarihini Google'a sorun. Sizin yaşınızdan daha büyük bir tarihimiz var."

"İŞÇİLERİ SİYASİ EMELLERİNİZE ALET ETMEYİN"
Genel-İş İzmir 3 No'lu Şube Başkanı Serap Yılmaz da açıklamasında CHP'li Yurdakul'a yönelik tepkide bulundu. Yılmaz, "Ben de Yağmur Hanım'a takıldım. Bugün orada oturuyorsan buradaki işçinin oyu ve emeği sayesinde oturuyorsun. İşçileri siyasi emellerinize alet etmeyin. Herkes siyasetini kendi yerinde yapsın. O sandalyede oturmakla olmuyor. Bu alana gelip burada yaşadıklarımızı göreceksin. Tüm meclis üyelerine sesleniyorum: Gelin işçinize sahip çıkın. Ayda üç kez meclise gidip konuşmakla bitmiyor bu iş; particilik bu değildir. Bürokratlara sesleniyorum: Gösterdiğiniz projelerin sahibi bu işçilerdir, gelin işçilerinize sahip çıkın. Milletvekilleri, siz de gelin işçinize sahip çıkın. Günlerdir sokaklarda koştururken küçücük bir odada DİSK'i eleştirmek kimsenin haddi değil" diye konuştu. Genel-İş İzmir 9 No'lu Şube Başkanı Sedat Kenar da "Buca'da AK Partili iki meclis üyesi fotoğraf verdi diye, geçmişi mücadele dolu DİSK'i yan yana getiriyorlar. Meclis üyeleri yanımıza gelmiyor ya; bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir. Bir arkadaşımızın sıcak çorbasını içsinler, tabloyu görsünler. Maaş ne oldu da 2 gün içinde çıplak yattı? Makul ve kabul edilebilir bir takvim istiyoruz. Borçlarımızı ne zaman ödeyeceğimizi bilmek istiyoruz. Ne iş verilirse kabul edeceğiz. Emeğin siyaseti olmaz, yalnızca onuru olur" dedi.






