Reyting rekorları kıran Kızılcık Şerbeti dizisi bu defa senaristi ile gündem oldu.
Dizinin yeni sezonun ilk bölümü geçen hafta seyirci ile buluştu. Seveni olduğu kadar eleştirici toplayan dizinin son bölümü sosyal medyada büyük tepki çekerken, hedefte de senarist Merve Göntem yer aldı.
Kızılcık Şerbeti dizisiinin son bölümünde tepki çeken olay, dizinin başrolünde yer alan kardeşlerin eşlerinin ihaneti oldu.
Senarist Göntem ve dizi bu yasak aşk hikayesinin seyirci ile buluşmasının ardından büyük tepki çekti. Birçok sosyal medya kullanıcısı dizinin yayından kaldırılmasını isterken seyircileri de diziyi seyretmeyi bırakacaklarını belirterek tepkilerini ortaya koydu.
Sosyal medya bu tartışmalarla çalkalanırken Merve Göntem''in 4 yıl önceki bir röportajı yeniden gündem oldu.
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Çıplak dizisinin de senaristi olan Göntem''e başrolündeki "Eylül" karakteri hakkında kullandığı "Yaşadığı mahallede babaannesiyle yaşadığı evinden hayatta bir şekilde kendince birtakım masalara oturmak için bir takım ortamlara girmek için bir hayalini gerçekleştirmek için Galler''e gitmek için eğlenceli bir yol seçmiş gibi geliyor bana. Eylül''ün hikayesi aslında düşme hikayesi değil. Eylül, para karşılığında seks yapmasından dolayı rahatsızlık duymuyor. Paraları sayarken mutlu. Galler''e gitme gibi bir motivasyon koymuş kendine" ifadeleri sebebiyle “fuhuşa teşvik” ve “suç işlemeye tahrik” unsurları bulunduğu gerekçesiyle soruşturma başlattı.
KIZILCIK ŞERBETİ SENARİSTİ SERBEST BIRAKILDI
Dün akşam Cihangir''deki evinde gözaltına alınan Göntem, bugün adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
AVUKATI KONUŞTU
Merve Göntem''in avukatı Giray Kemer, ünlü senaristin sosyal medyada lince uğradığını ve psikolojik şiddete maruz kaldığını savunarak şu ifadeleri kullandı:
"Müvekkilim Merve Göntem birkaç gündür hakkında yürütülen sosyal medya linciyle bağlantılı olarak bu akşam saatlerinde evinden alınıp Vatan Emniyet''e götürülerek gözaltına alınmıştır."
"Durum tespiti niteliğindeki bir cevap, bağlamından koparılarak, kesilip-biçilerek yeniden dolaşıma sokulmuş, sanki müvekkilin kendi fikirleriymiş, şahsi hayatında bu görüşleri savunuyormuş gibi kamuoyuna servis edilmiştir."
"Bu maksatlı paylaşımlar üzerinden müvekkil ağır hakaretlere uğramış ve sistematik bir linç kampanyasının hedefi haline getirilmiştir."
"Kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin her gün yaşandığı ülkemizde, bir kadının eserleri üzerinden hedef gösterilmesi, sosyal medya linciyle sindirilmeye çalışılması, yetmezmiş gibi bir de gece vakti gözaltına alınması hukuk adına bir garabet, ülkemiz adına utanç vesilesidir."