Arıkan, Avrupa ziyareti, medya üzerindeki baskılar, ekonomideki daralma ve dış politikadaki gelişmeler üzerine sert eleştiriler yöneltti.
''AVRUPA'DAN SELAM GETİRDİM''
Konuşmasına Avrupa ziyaretinden izlenimlerle başlayan Arıkan, yurt dışında yaşayan vatandaşların yoğun ilgi ve sevgi gösterdiğini belirterek şunları söyledi:
“Avrupa’da yaşayan kardeşlerimizle bir araya geldik. Hepsinin sizlere çokça selamları var. Onların da ülkemizdeki vatandaşlarımız gibi çözüm bekleyen haklı talepleri var. Biz bu talepleri meclise taşıdık ama AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildi.”
Arıkan, Saadet Partisi’nin “yurtdışında yaşayan vatandaşların sorunları” için meclise verdiği önergenin reddedilmesine tepki gösterdi.
''ÇALIŞAMAYAN GAZETECİLER GERÇEĞİ VAR''
Türkiye’de medyanın zorlu bir süreçten geçtiğini belirten Arıkan, son bir ayda 500’den fazla gazetecinin işsiz kaldığını ifade etti.
“Bir zamanlar ‘çalışan gazeteciler günü’ kutluyorduk. Artık Türkiye’de bir de ‘çalışamayan gazeteciler’ gerçeği var.”
Arıkan, iktidarın medyayı iki yolla kontrol ettiğini savundu: “Ekonomik baskılarla — reklam kesintileri, cezalar, adaletsiz reklam dağıtımı — ve siyasi baskılarla; yani sansür, hedef gösterme ve gözdağıyla.”
Arıkan, TMSF’ye bağlı şirketlerin 2025’in ilk 10 ayında iktidar yanlısı televizyonlara 14 milyon 810 bin 298 saniye reklam verdiğini, muhalif kanallara ise hiç reklam verilmediğini söyledi.Gazze ve Sudan vurgusu: “Değişen bir şey yok”
Dış politika başlığında Gazze ve Sudan gündemini değerlendiren Arıkan, “sözde ateşkesin” hiçbir anlam ifade etmediğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“İsrail, ateşkes imzalandıktan sonra 200’den fazla ihlal yaptı, yüzlerce mazlumu katletti. Yardımlar girmiyor, hastalar tahliye edilemiyor. Değişen hiçbir şey yok.”
ABD’li büyükelçi Tom Barrack’ın “Türkiye ve İsrail yakında ticaret anlaşması imzalayabilir” sözlerine de tepki gösteren Arıkan, “Barrack müneccim değil, işletilen planın adını söylüyor: Büyük Ortadoğu Projesi” dedi.
''MİLLİ DAYANIŞMA KOMİSYONU UMUT VERMİYOR''
Arıkan, Meclis’te kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu çalışmalarının sonuçsuz kaldığını vurguladı:
“Ne hedef belli, ne yol haritası var. AYM ve AİHM kararlarına rağmen tutukluların durumu değişmedi. KHK’lılar, emekliler, kadınlar, akademisyenler, öğrenciler… Esameleri okunmadı.”
Arıkan, Demirtaş, Osman Kavala, Can Atalay ve diğer mağduriyetlerin giderilmesinin “bir lütuf değil, hukukun gereği” olduğunu söyledi.
SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUKLAR YÖNETİLEMEYEN TÜRKİYE'NİN AYNASI
Toplumda artan suç oranlarına dikkat çeken Arıkan, “çeteleşme ve gençlerin suça yönelmesi” sorununu gündeme getirdi:
“Kalem tutması gereken eller silah tutuyor. Mahalle aralarında sessizce hüküm süren çetelerden hükümet haberdar mı? Kaç çocuk suça sürüklendi değil, neden sürüklendi?”
''TÜRKİYE EKONOMİSİ YÖENETİLEMİYOR''
Ekonomiye geniş yer ayıran Arıkan, üretim düşüşü ve konkordato artışına dikkat çekti:
“Kurulan şirket sayısı %4.7 azaldı, kapanan şirket sayısı %8.4 arttı. İlk 10 ayda konkordato başvuruları %72 arttı. Türkiye üretmiyor, tüketiyor.”
Arıkan, ithalata bağımlı hale gelen ekonomiyi eleştirerek “ceviz Çin’den, mercimek Kanada’dan, buğday Ukrayna’dan geliyor” dedi.
''TAMAMALAYICI EMEKLİLİK DEĞİL EK KESİNTİ''
Hükümetin “Tamamlayıcı Emeklilik Sigortası” planını eleştiren Arıkan,
“Bu sistem işçiden %3 ek kesinti anlamına geliyor. Asgari ücretli zaten faturalarını ödeyemiyor. Emekli geçinemiyor. Bir de yeni kesintiler dayatılıyor.” ifadelerini kullandı.
''EMEK BÜTÇENİN YÜKÜ DEĞİL GÜCÜDÜR''
Bütçe görüşmelerine ilişkin konuşan Arıkan, hükümete şu çağrıda bulundu:
“Bütçenizdeki kalemler, kardeşliği, adaleti, eşitliği ve çoğulcu demokrasiyi tesis etsin. Biz günü kurtarmaya değil, toplumsal barışı inşa etmeye davet ediyoruz.”
''AHLAK ÖNCELİĞİMİZİ OLMALI''
Konuşmasının sonunda “ahlak vurgusu” yapan Arıkan,
“Ahlakı kuşanmış kadrolar, haksız yere kimsenin ekmeğine, özgürlüğüne dokunmaz. Biz Saadet Partisi olarak selamı yaymak, barışı büyütmek için çalışmaya devam edeceğiz.” diyerek sözlerini tamamladı.
