Reuters’in haberine göre, ABD merkezli Chevron, Rus enerji şirketi Lukoil’in bazı varlıklarını satın almayı değerlendiriyor. Ancak şirket, yalnızca kendi mevcut projeleriyle uyumlu varlıklarla ilgileniyor; tam bir satın alma planı yok. Bu adım, Chevron’un küresel enerji piyasasındaki konumunu güçlendirme stratejisinin bir parçası olarak görülüyor.
LUKOIL VE IRAK OPERASYONLARI
Lukoil, yıllar içinde yurt dışında önemli yatırımlar yaptı ve geniş bir akaryakıt istasyonu, rafineri ve petrol sahası ağına sahip oldu. Özellikle Irak’taki Batı Kurna-2 sahası şirket için kritik öneme sahip.
ABD Başkanı Donald Trump döneminde uygulanan yaptırımlar, Irak’taki operasyonları durma noktasına getirdi; Irak, Rusya’ya ödeme ve petrol teslimatlarını durdurdu. Bu durum, Chevron için önemli bir fırsat yaratabilir. Şirket, birkaç ay önce Irak’taki faaliyetlerini genişletmişti ve bu genişleme, yeni varlıkların devralınması için uygun bir ortam sağlıyor.
LUKOIL’İN VARLIKLARI SATIŞTA
Yaptırımlar Lukoil üzerinde büyük bir baskı oluşturdu ve şirket, yabancı varlıklarını satmayı planlıyor.
ABD başlangıçta bu süreci Kasım ayında bitirmeyi planlamıştı, ancak tarih Aralık 2025’e uzatıldı. İngiliz gazetesi "The Guardian"a göre Moldova, Lukoil’in altyapısını devralmayı düşünebilirken, Bulgaristan kamulaştırmaya izin veren yasayı kabul etti. Bu gelişmeler, Lukoil’in küresel faaliyetlerinin ciddi şekilde etkilendiğini gösteriyor.
RUSYA’DA DURUM ZORLAŞIYOR
Rusya, Ukrayna tarafından yapılan insansız hava aracı saldırılarıyla rafinerilerine ve akaryakıt depolarına yönelik ciddi tehditlerle karşı karşıya. Bu saldırılar, ülkede kıtlıkların oluşmasına ve enerji altyapısının zayıflamasına yol açıyor. Uzmanlar, bu durumun, Putin’in petrol ve gaz gelirlerinin ciddi şekilde sarsıldığının bir kanıtı olduğunu belirtiyor.
Lukoil ve Rosneft, Rus petrol üretiminin %50’sinden fazlasını oluşturuyor; bu nedenle yaptırımlar ve saldırılar, ülkenin enerji sektörünü doğrudan etkiliyor.