Uzayın büyük gizemi çözülüyor: Kara delik yıldızları

James Webb Uzay Teleskobu, 2022’de gözlemlediği gizemli “küçük kırmızı noktalar” ile evrenin erken dönemine dair sırları gündeme taşıdı. Gökbilimciler, bu nesnelerden biri olan ve “Uçurum” (the Cliff) adı verilen keşfin, tamamen yeni bir kozmik nesne sınıfını temsil edebileceğini öne sürdü: kara delik yıldızları.

KARA DELİK YILDIZLARI HİPOTEZİ

Hipoteze göre, kara delikler çevresindeki gazı öylesine hızlı yutuyor ki yoğun gaz kozası ısınıp yıldız gibi parlıyor. Yani ışıldayan şey aslında bir yıldız değil, kara deliğin çevresindeki gaz bulutu. Parıltısı nedeniyle bu oluşumlar “kara delik yıldızları” olarak adlandırıldı.

KÜÇÜK KIRMIZI NOKTALARIN GİZEMİ

“Küçük kırmızı noktalar” keşfedildiklerinde, evrenin ilk birkaç milyar yılında bu kadar parlak nesnelerin var olması şaşkınlık yaratmıştı. Başta çok yoğun yıldız oluşumuna sahip minik galaksiler veya süper kütleli kara deliklerin aktif çekirdekleri olabileceği düşünülmüştü, ancak hiçbir teori gözlemleri tam olarak açıklayamadı. Harvard & Smithsonian Astrofizik Merkezi’nden Fabio Pacucci’ye göre, bu noktalar ya kompakt, yıldızlarla dolu galaksiler ya da merkezlerinde dev kara delikler barındıran galaksiler olabilir. Kızıllıkları ise onları saran dev toz bulutlarından kaynaklanıyor.

UÇURUM NESNESİ VE 12 MİLYAR YILLIK YOLCULUK

Araştırmacılar, Büyük Patlama’dan 1,8 milyar yıl sonra ortaya çıkan ve ışığı Dünya’ya yaklaşık 12 milyar yıl ulaşan bir küçük kırmızı noktayı inceledi. Işıkta gözlenen keskin parlama, bilinen galaksi veya aktif kara delik modelleriyle açıklanamadı. “Uçurum” olarak adlandırılan bu nesnenin sinyali, çevresindeki hidrojen gazının aşırı ısındığını ve kara delik yıldızı hipotezini destekliyor.

EVRENİN ERKEN DÖNEMİNE IŞIK TUTABİLİR

Eğer küçük kırmızı noktalar gerçekten kara delik yıldızlarıysa, bu keşif evrenin ilk birkaç milyar yılında süper kütleli kara deliklerin nasıl oluştuğu sorusuna da ışık tutabilir. Ancak bilim insanları, hipotezin doğrulanması için James Webb Teleskobu ile yapılacak yeni gözlemlere ihtiyaç olduğunu vurguluyor.