Milken Enstitüsü tarafından Birleşik Arap Emirlikleri'nde düzenlenen bir konferansta ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack gündemi değerlendirdi. Trump ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki "dostluğu" hatırlatan Barrack, iki liderin "sıra dışı bir ilişkiyle" bu bağı kurduğunu söyledi.
Barrack, "Türkiye'nin AB'den sonra en büyük NATO müttefikimiz olduğunu her zaman söyleriz ki, öyle." ifadesini kullanarak bu duruma rağmen Ankara'nın Avrupa tarafından "pek saygı görmediğini" ve Avrupa Birliği'ne alınmak istemediğini kaydetti.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun da "Büyük İsrail" gibi bir düşüncesinin olmadığını ve "İsrail'in her yönden sıkıştırılmış durumda" olduğunu öne süren Barrack, "Büyük İsrail" felsefesinin ticaret ve refahla gerçekleşebileceği iddiasında bulundu.
'TÜRKİYE'YE YAPTIRIMLAR ANLAMSIZ'
Bir soru üzerine, Türkiye-ABD arasında ABD'nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasası (CAATSA) yaptırımları ile F16 ve F35 alımları meselesinin 10 yıldır devam ettiğini belirten Barrack, Başkan Trump'ın Türkiye'ye yönelik yaptırımları "anlamsız" bulduğunu, Türkiye'nin savunma sanayisi üretimlerinin ve Ukrayna'ya insansız hava aracı ihracatının farkında olduğunu söyledi.
ABD, Türkiye'ye savaş uçağı ihraç etmezken Türkiye'nin Eurofighter Typhoon savaş uçakları aldığına dikkati çeken Barrack, Türkiye'nin F-35 programının önemli bir parçası olduğunu ve hangarda bekleyen dört F-35'inin bulunduğunu ancak bu uçaklara erişemediğini belirtti.
'RUSYA'DA OLANLARDAN ENDİŞE DUYUYORLAR'
Barrack, "(Türkiye'nin) NATO'nun bir parçası olduklarını söylüyorsunuz, Avrupa'yı savunmalarını istiyorsunuz ama Avrupa onların en yüksek ve en iyi donanıma sahip olmasını istemiyor çünkü Rusya'da olanlardan endişe duyuyorlar. Bu, delilik" ifadelerini kullandı.
Trump ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Beyaz Saray'daki ikili görüşmesine ilişkin Barrack şunları söyledi:
Başkan Trump ve Başkan Erdoğan, Beyaz Saray'da ikili bir görüşme yaptılar. Bu, harika bir şeydi, 6 önemli konu vardı. Bu 6 konu 10 yıldır gündemdeydi ve bunların çoğunu çözdüler, buna S400'ün iki şartı da dahil. İşlerlik, ki bu sorunu çözdüler ve mülkiyet ki bu biraz daha zor. Bunların hepsi müzakere aşamasında, benim inancım bu konuların önümüzdeki 4 ila 6 ay içinde çözüleceği ve ilişkilerin bir sonraki aşamasına geçileceği yönünde. Bu ilişkiler sağlam ve iyi. Herkes yükümlülüklerini yerine getiriyor.