Türkiye’de dijital dolandırıcılık vakaları, yapay zeka teknolojileriyle birlikte tehlikeli bir boyuta ulaştı. Banka görevlisi, polis veya savcı kılığına giren dolandırıcılar, ses klonlama yöntemiyle vatandaşları tuzağa düşürerek milyonlarca liralık kayıplara yol açıyor.
Son dönemde artış gösteren vakalarda, dolandırıcılar tanıdık bir kişinin sesini saniyeler içinde taklit ederek güven sağlıyor. Arayan kişinin sesine inanan vatandaşlar, kısa sürede yüksek maddi kayıplarla karşı karşıya kalıyor. Türkiye’de hukuken ‘bilişim sistemleri kullanılarak nitelikli dolandırıcılık’ kapsamında değerlendirilen bu suçlar, Türk Ceza Kanunu’na göre ağır yaptırımlar içeriyor. Ancak teknolojik boyut, mağdurların hızlı tepki vermesini zorlaştırıyor ve zararların büyümesine neden oluyor.
EN ÇOK YAPILAN HATA PANİĞE KAPILMAK
Avukat Burak Evci, yapay zeka ile üretilen ses ve görüntülerin kullanıldığı dolandırıcılıkların ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirterek, hiçbir kamu görevlisi telefonda para talep etmez veya banka işlemi yaptırmaz, mağduriyet durumunda vakit kaybetmeden savcılığa başvurulmalı, gelen çağrılar, kurum numaralarıyla doğrulanmalı ve geri arama yapılmalı çağrısında bulundu.
Evci, vatandaşların hızlı karar verme, teyit almama ve paniğe kapılma gibi hatalarının en çok zarar veren davranışlar olduğunu vurguladı. Dijital güvenlik uzmanları ise Türkiye’de yapay zeka ile işlenen siber suçların önümüzdeki dönemde daha da yaygınlaşabileceğini ifade ediyor. Bu nedenle hem vatandaşların bilinçlenmesi hem de ilgili kurumların teknik takip süreçlerini güçlendirmesi büyük önem taşıyor.





