İngiltere, önümüzdeki yıllarda dev bir konut ve doğa projesine sahne olabilir. Partiler arası bir koalisyon, dört yatak odalı evlerin 350.000 sterline satışa sunulacağı ve bir milyon kişiye ev sahipliği yapacak “orman şehri” için kazı çalışmalarını planlıyor. 1960’larda kurulan Milton Keynes kasabasından bu yana ülkenin ilk büyük yeni şehir projesi olacak bu girişim, doğa ve konutu bir araya getirmeyi hedefliyor.
Yazar ve eski Guardian gazetecisi Shiv Malik, projeyi hayata geçiren isimlerden biri. Malik, “Daha önce hiç kimse böyle bir şey yapmadı; doğa için büyük bir net kazanç sağlayacak şekilde bu şekilde inşa etmek. Doğal altyapıyı inşa etmeye çalışıyoruz” diyerek, şehir planının doğa odaklı olduğunu vurguluyor.
TOPLULUK VE DOĞA İÇ İÇE
Şehir, Cambridge’in doğusunda inşa edilecek ve yeni demir yolu bağlantıları, okullar ve hastanelerle donatılacak.
Malik’in planına göre şehir, kâr amacı gütmeyen bir topluluk arazi vakfı tarafından yönetilecek ve evler uygun fiyatlı kalacak. Evler, modüler ahşap tasarımlarla çevre dostu standartlarda inşa edilecek. Kasabada arabaya bağımlılığı azaltmak için tramvay hatları kurulacak ve 12.000 dönümlük doğal orman alanı, mevcut ormanları birbirine bağlayacak şekilde genişletilecek.
Powlesland, projede doğa temsilcisi olarak yer alıyor. “Bence asıl soru şu: Doğayı bozmadan veya ideal olarak doğayı onararak, insanların sağlıklı ve mutlu bir topluma sahip olması için gerekeni inşa edebilir miyiz? İşte 21. yüzyılın sorusu ve sanki kimse bu soruyu cevaplamıyor gibi görünüyor” diyor. Malik de nadir yaban hayatı alanlarının korunacağını, yeni dikimlerle ormanların birbirine bağlanacağını söylüyor: “Sırf kulağa hoş geliyor diye kendinize orman şehri diyemezsiniz.”
SU VE TARIM SORUNLARI GÖZ ÖNÜNDE
Projenin önündeki en büyük zorluklardan biri Doğu Anglia’nın su sıkıntısı çekmesi. Malik, “Geliştiriciler tebeşir derelerini dolduracak ve çok ihtiyaç duyulan rezervuarlar gibi su altyapısı inşa edecekler. Bu projede, sadece şehirde değil, Doğu Anglia ve çevresindeki insanlar için de su sorunlarını çözmeye yetecek kadar para var” diyor.
Ayrıca şehir, çoğunlukla endüstriyel tarım yapılan alanlara inşa edilecek. Malik, “Burası sadece yeşil bir sanayi arazisi ve doğa için korkunç” diyerek, konutların yaban hayatı için yaşam alanları yaratacağını ve insanları doğayla daha yakın bir yaşam sürmeye teşvik edeceğini belirtiyor.
Proje, maliyetler ve planlama süreçleri nedeniyle zorluklarla karşılaşabilir. Ancak Malik ve ekibi, doğayı zenginleştiren bir şehir inşa etmenin mümkün olduğuna inanıyor: “Hayal gücü, cesaret ve biraz zorluk gerekecek, ama mümkün ve eğer yapmazlarsa, ben de karşı çıkacağım.”
