Türkiye Sutopu Federasyonu, son dönemde hem havuz içinde hem de havuz dışında gerçekleştirdiği başarılı hamlelerle Avrupa su sporları camiasında adından söz ettirmeye devam ediyor. Federasyon, sadece sportif başarılarla değil, organizasyonel yetkinliği ve çevreye duyarlı yönetim anlayışıyla da uluslararası arenada sınıfı geçti. İstanbul’un ev sahipliğinde büyük bir coşkuyla gerçekleştirilen U16 Kadınlar ve U16 Erkekler Avrupa Sutopu Şampiyonaları, Türkiye’ye prestijli bir ödül daha kazandırdı.
AVRUPA’DAN EN ÜST DÜZEY ONAY: ALTIN SERTİFİKA
Avrupa su sporlarının çatı kuruluşu olan European Aquatics, İstanbul’daki dev organizasyonu mercek altına aldı. Şampiyonalar boyunca uygulanan sürdürülebilirlik odaklı çalışmalar, çevresel duyarlılık ve sosyal sorumluluk projeleri, Avrupa otoritelerinden tam not aldı. Bu titiz incelemeler sonucunda Türkiye Sutopu Federasyonu, European Aquatics Sürdürülebilirlik Şartı kapsamında verilebilecek en üst seviye ödül olan 'ALTIN (GOLD) Sertifika' almaya hak kazandı. Federasyon ayrıca, çevre dostu organizasyonların sembolü olan 'Mavi Dalga Bayrağı' ile de onurlandırıldı.
İSTANBUL’DA ÇİFTE GURUR
U16 Kadınlar ve Erkekler Avrupa Şampiyonaları, sadece genç yeteneklerin mücadelesine sahne olmakla kalmadı, aynı zamanda sporun çevreyle nasıl bütünleşebileceğinin de en güzel örneğini sergiledi. Federasyonun organizasyonel sorumluluk bilinciyle hareket etmesi, bu dev turnuvanın 'Gold' seviyesinde tescillenmesini sağladı. Bu ödül, Türkiye'nin uluslararası spor organizasyonlarında standartları ne kadar yukarı çektiğinin de bir kanıtı oldu.
GELECEK NESİLLERE 'MAVİ' BİR MİRAS
Ödülün ardından Türkiye Sutopu Federasyonu’ndan yapılan açıklamada ise vizyoner bir bakış açısı dikkat çekti. Sadece bugünü değil, geleceği de düşündüklerini vurgulayan federasyon yetkilileri, "Genç sporcuların gelişimini merkeze alan yaklaşımımız ile sürdürülebilirlik bilincini sporun ayrılmaz bir parçası haline getirmek istiyoruz. Uluslararası organizasyonlarda örnek uygulamalarla yer almayı kararlılıkla sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı. Bu başarı, Türk sporunun çevre bilinci konusundaki hassasiyetini de Avrupa'ya kanıtlamış oldu.