İstanbul’da gıda fiyatları her geçen ay artarken, TÜİK’in açıkladığı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi (Tarım-GFE) verileri krizin boyutunu ortaya koydu. Çiftçinin maliyeti katlanırken vatandaşın sofrası daralıyor. Uzmanlar, “Destek artmazsa gıda ulaşılmaz hale gelecek” uyarısında bulundu.
İstanbul’da market ve pazarlarda fiyatlar cep yakmaya devam ederken, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2025 Ağustos ayı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi (Tarım-GFE) verileri gıda krizinin geldiği noktayı bir kez daha gözler önüne serdi.
Verilere göre, tarımda kullanılan mal ve hizmetlerdeki fiyat artışı yüzde 35’i aşarken veteriner harcamalarında yüzd2 59 gübre maliyetlerinde ise yüzde 4’e yakın aylık artış yaşandı. Uzmanlara göre bu tablo artık sadece bir istatistik değil; tarlada üretim yapan çiftçinin sesi, mutfakta geçim derdi yaşayan vatandaşın feryadı.
Çiftçiler, artan mazot, gübre ve elektrik fiyatları karşısında üretimin sürdürülemez hale geldiğini belirtiyor. Üreticiye göre, devlet desteği artırılmazsa birçok çiftçi tarlaya giremeyecek.
“Mazot, gübre, elektrik desteği acilen artırılmazsa üretici tarlaya giremez. Aracı zinciri kısaltılmadığı sürece hem üretici kaybeder hem tüketici temel gıdaya ulaşamaz. TÜİK’in açıkladığı veriler, gıda krizinin kapıda değil, artık evin içinde olduğunu gösteriyor.”
Ekonomistlere göre bu tablo, Türkiye’nin gıda güvenliğini tehdit ediyor.
“Bugün tarlada üretim durma noktasına geldi. Bu sürdürülebilirlik krizi sadece çiftçinin değil, 85 milyon vatandaşın sofrasına yansıyan bir milli sorundur. Eğer bugün önlem alınmazsa, yarın ne ürünü bulabiliriz ne de fiyatını dengeleyebiliriz.”
TÜİK verileriyle desteklenen bu tablo, hem üreticinin hem tüketicinin giderek daralan bir ekonomik çember içinde kaldığını ortaya koyuyor. Halkın ortak görüşü ise net:Tarlada üretim durursa sofrada yemek kalmaz
